• Cep Telefonu; Alım Satım & Aksesuar, Tamir & Servis
    • Sıfır Telefon Satışı & 2. El Telefon Alım Satım
    • ALSANCAK SİTESİ
    • www.alsancaksitesi.com
KARŞIYAKA REHBERİ
Site Haritası
Yandaş Medya Her Geçen Gün Güçlenip Çoğalmakta.

Yandaş medya her geçen gün güçlenip çoğalmakta.

Bir ülkede siyaset ve medya ilişkileri iktidarın ve paranın gücüne göre yönlenirse basın yalaka ve yandaş olursa medya suikastçıların elinde bir güçlü silaha dönüşürse, o ülkede özgür basın ve ileri demokrasiden söz edilemez.

YORUN DEMOKTAT / Şükrü BOYRAZ 04-05-2014

Dünya ülkeleri bazında basın özgürlüğünü araştıran ve 1980 yılından beri bu konuda her yıl rapor yayınlayan ABD merkezli sivil toplum örgütü Freedom House son 15 yıldan beri “Kısmen Özgür” olarak nitelendirdiği Türkiye’yi bu sene 3 Mayıs Dünya Barış Özgürlüğü gününde 42 ülkenin yer aldığı Avrupa da ülkemiz basın özgürlüğü olmayan tek ülke oldu.

Dünya da basın özgürlüğünde 134. Sıradayız.

Gelişmiş ülkelerde demokrasi anlayışı suya atılan bir taşın etrafında oluşan halkacıklar gibi yerel medyadan ulusal medyaya doğru genişleyen bir ivme izler, dolayısıyla demokrasi si sağlıklı bir biçimde işleyen ve gelişen ülkelerde yerel bölgesel medyanın çok sesliliğin önemi oldukça büyüktür.

Dünya genelinde demokrasi özgür basınla gelişmekte. Aynı gerçek ülkemiz için de geçerli, ancak ülkemizde ki televizyon kanalları ve gazetelerin birçoğu iktidarın hizmetindedir.

Yandaş medya her geçen gün güçlenip çoğalmakta.

Bir ülkede siyaset ve medya ilişkileri iktidarın ve paranın gücüne göre yönlenirse basın yalaka ve yandaş olursa medya suikastçıların elinde bir güçlü silaha dönüşürse, o ülkede özgür basın ve ileri demokrasiden söz edilemez.

İleri demokrasilerde özgür basın eleştiren, araştıran belge bulan, yılmadan, korkmadan korkuların üstüne giden gazetecilikle olur.

Evrensel İnsan Hakları Beyannamesin deki insan hakları ve insani değerler ülkemizde ve dünyanın birçok yerinde ayaklar altında çiğnenmekte.

Özgürlüğe, mutluluğa, gülmeye, güzelliğe güneşin yedi rengine hançerler saplanmakta.

Duyguların giderek köreltildiği duygusallıktan uzaklaşan, acımasızlaşan ve dünya nimetlerine ulaşabilmeyi tek amaç sayan, aslında kim olduğunu bile giderek unutan, hayatını dinsel veya tensel hazlar peşinde koşmaya adayan bir insan tipi yaratılmaya çalışılmakta.

Düşüncenizi anlatma özgürlüğünüz yok ise özgürlüğünüz yoktur.

Demokrasi ve özgürlük ikizleri andırır.

Bir ülkede mezarlıklar doğal olmayan ölümlerle dolu ise o ülkede demokrasi ve özgürlük yoktur.

Düşüncelerini konuşarak veya yazarak açığa vurmayan fikir ve düşüncesini başkasıyla paylaşmaktan sakınan özgür olabilir mi?

ABD’nin (BOP) Büyük Ortadoğu Projesinin direktifleriyle ülkemiz ılımlı İslam modeline sürüklenmekte, faili meçhul ihbar mektuplarıyla, telefon dinlemeleriyle, gizli tanıklarla olası mümkün olmayan bir darbe tartışıldı.

Bu gerekçeyle özel yetkili savcılarla, özel mahkemeler kuruldu.

Ülke genelinde dalga dalga ilerleyen operasyonlarla onurlu görevlerde bulunmuş komutanlar, profesörler, siyasiler, gazeteciler yurtseverler tutuklandı. İktidar medyayı susturarak, yandaş medyayı çoğaltarak bir korku imparatorluğu yaratmaya çalışıyor.

Ülkemizde özgür basının giderek yok oluşuna tanık oluyoruz.

Adını anımsayamadığım bir yazar bir makalesinde şöyle yazıyor; “Beynimden geçenleri değil, yaşadığım koşulların elverdiği ölçüde yazıyorum. Omuzlarımda o görünmez baskı ve korku var”

O Korku ki yüreğimize, beynimizin döngülerine işlemiş.

Ayağımıza takılan bir taştır.

Boynumuza atılan kementtir.

Boğaz kırk boğumdur diyip susmaktır.

SUSMAYACAĞIZ.

Yorgun Demokrat

  
3012 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın