İsimlerimiz içerisindeki harflerin taşıdığı anlamları yorumlayan, bu yorumlar sonucunda karakterimiz, sağlığımız ve yaşantımız hakkında bize ipuçları vermeyi amaçlayan bir sistem olan akrofonolojinin geçmişi aslında çok eskilere dayanıyor.Bu durumda analiz yaptığınız bir kişinin ailesinde de soyadı ya da ön isim benzerliğinden dolayı ortak noktalar bulmak mümkün mü? Ebeveynlerle ilgili isim haritalarına baktıkça ortaya çok ilginç bir şey çıkıyor; aile çocuğuna isim koyarken etkisi altında kaldığı şeyin enerjisini bu isme yansıtıyor. Mesela pek çok ataerkil aile var; isim koyduklarında çocuğu etkileyecek, kımıldayamayacak hale getiren isimleri koyuyor. Çocuk o isimden asla vazgeçemiyor, kendini giderek daha kötü hissetmeye başlıyor.>>>

Pino Karavan 2009 yılında İstanbul'da kurulmuş. Kurucusu Faruk Karatan’ın kusursuz karavan üretme isteğiyle evinin bahçesine kurduğu atölyesinde kendi tasarımlarıyla oluşturduğu ilk karavanı paylaştığı forumlarda büyük ilgi görür ve her geçen gün kendisinden bilgi almak isteyenlerin sayısı artar. Bu ilgi karşısında Pino Karavan 2009 yılında kurulur. Pino Karavan çekme karavan, pikap üstü karavan, motokaravan modelleriyle tatil amaçlı karavan üretiminin yanı sıra profesyonel amaçlı karavanlar (büfe, ofis, tanıtım, satış, wc, depo, bungalov vb) sektörel ihtiyaçlara uygun çözümler sunmaktadır. >>>

Karşıyaka Kent Konseyi Kadın Meclisi Türk Kadınına Seçme ve Seçilme hakkının verilişinin 78. yıldönümü nedeniyle Karşıyaka Kent Restoran’da toplantı düzenledi. Kadın Meclisi üyeleri ile çeşitli platformlarda aktif çalışan kadınların katıldığı toplantıda konuşan Prof. Dr. Tülay Özüerman, kadınlar olarak Atatürk’e minnettar olduklarını belirterek, “Bir kadın olarak toplum içinde bir konum edinmeyi aydınlanma felsefesi ile bu yolu açan Atatürk’e borçluyuz. Bizlere yasayla verilen bu hakkın yeterli oranda kullanılamamasını sağlayan erkek egemen görüşle mücadelemizi sürdürmeliyiz. Günümüzde bu anlayışa karşı yürütülen karalama kampanyalarına karşı öncelikle biz kadınlar olarak ‘dur’ demeliyiz “ dedi.

Yaşam için Toprak Ödülü'nü almanın ülkemiz ve TEMA adına büyük onur olduğunu ifade eden M. Serdar Sarıgül, şunları söyledi: “Türkiye'miz, bu topraklar, doğal varlıklar ve biyolojik çeşitlilik açısından dünyanın en güzel ve en zengin ülkelerinden biri. Biz de TEMA Gönüllüleri olarak 20 yıldır bu güzellikleri korumak ve geleceğe, torunlarımıza taşımak için çalışıyoruz. Çünkü toprak yoksa yaşam da yok, doğal varlıklarımız olmadan hayat yok. TEMA'nın 20 yaşını ‘Toprak Yaşamdır' mesajı ile kutladığımız dönemde toprağımıza sahip çıktığımız ve koruduğumuz için dünyada ilk kez verilen Yaşam İçin Toprak Ödülü'nü aldık. Ülkemize ve halkımıza böyle bir ödül getirdiğimiz için tabi ki sevinçliyiz, tabi ki gururluyuz. Bunun da ötesinde sorumluluklarımızın daha da arttığını biliyoruz. 20'nci yılımıza tüm dünyaya örnek olmaya devam ederek girmemizi sağlayan, bu başarıda büyük emeği olan Temsilcilerimize >>>